Her şey geçen yıl, yıllardır aile dostu olarak tanıdığım ve güvendiğim Aydın’ı, kocamın hastalığı nedeniyle kocamı hastaneye götürmesi için aramamla başladı. Bu arada Aydın 1.80 metre boyunda, 80 kg sarışın ve kadın çekecek kadar yakışıklı 38 yaşında evli bir kadın. Aydın geldiğinde kocamı oturma odasında karşıladım ve üzerimi değiştirmek için yatak odasına gittim, üstümüzü değiştirdik ve kocamı alıp Aydın’ın arabasıyla hastaneye gittik. Hastanede doktor kocamın hastaneye yatırılması gerektiğini söyledi ve işlemleri yapıp kocamı hastaneye yatırdık. Kocam arkadaş olmama gerek olmadığını, eve gidebileceğimi söyledi. Aydın, cep telefonunu evde sehpanın üzerinde unuttuğunu ve bir an önce gidip alması gerektiğini söyleyince hastaneden çıkıp eve gittik.

Eve geldiğimde Aydın’a yardım ettiği için teşekkür edip yemek yapıp bir fincan kahve ikram ettim. Aydın kahvesini içerken yatak odasına gittim ve üzerimi değiştirmek için soyunmaya başladım. Üst kısmımda sadece sütyenim kalmıştı, vücudumun geri kalanı tamamen çıplaktı. Sütyenimi çıkarırken aynaya baktığımda dondum kaldım! Aydın yatak odasının kapısında beni izliyordu. Ellerim ayağıma dolanmıştı ve ne yapacağımı bilmeden sıkışmıştım. Aydın’ın bakışlarını beğenmedim, bir şeyler yapacağından korktum…

Ve korktuğum şey başıma geldi, aniden yanıma geldi ve beni kollarına aldı, bir elini bacağıma soktu ve parmağını kıçıma soktu, ki bunu iki gün önce ağda gibi yapmıştım. Yaralandım, bu yüzden ona bırakmasını söyledim yoksa çığlık atardım. Bana dedi ki, “Ne bekliyorsun, kaltak, bağır, kime inandıracaksın? Her şeyi çıkararak katladın, sana kim inanır? Kocasını hastaneye yatırdığımı söylersem, beni evine götürdü, insanlar sana mı inanacak bana mı?”dedim. Bir bakıma haklıydı, sadece “Aydın kardeşim lütfen yapma, sen bizim aile dostumuzsun, sana yakışmıyor.” dedim. Bana dedi ki, “Kapa çeneni orospu çocuğu! Yıllardır seni becermeyi hayal ettim, sanırım karımı becerirken bile seni becerdim. Bana sorun çıkarmazsan sana zarar vermeyeceğim, sadece bir kez olacak, bir daha olmayacak. Ama sorun çıkarırsan sabaha kadar sikişmedik, senin yerini terk etmeyeceğim, Kocan olacak cuckold’un boynuzları kapıdan içeri girmeyecek!” Dedi ve belimi tuttu ve beni ona doğru çekti. Vücudumuz bir bütün olmuştu. Pantolonunun önü kabarıktı ve sikinin boyu belli oluyordu, siki bir yığın gibiydi, karnıma bastırıyordu. Çaresizdim, yapabileceğim hiçbir şey yoktu…

Benden onu soymamı istedi. Ellerim titrerken ve gömleğinin düğmelerini açarak ağlarken, aniden tam göğüslerimi zar zor tutan sütyenimi yırttı. Boynumu, kulak memelerimi yalıyor, göğüslerimi okşuyor, elini amımın üzerinden geçiriyor, göğüslerimi ıslak yalıyordu. Gömleğini ve tişörtünü çıkarmıştım, pantolonu ayaktaydı, kemerini çözdüm, pantolonunun fermuarını açıp aşağı çektim, geri kalanımı tamamladı ve pantolonunu ayağından çıkardı. Sadece külotu kalmıştı. Siki çok büyüktü ve külotunu itiyordu. Kocamdan başka ilk kez külodu açık başka bir adam karşımdaydı ve aile dostumuz olarak tanıdığım bu adam beni becerecekti, kurtuluşum olmadığını biliyordum…

Sertçe, “Sana zarar vermemi istemiyorsan, erkek gibi seks yapacaksın. Seni bir kez becereceğim, ama seni tamamen becereceğim ve çekip gideceğim. Aksi takdirde, kötü bitecek!” tehdit ettikten sonra, “Önümde diz çök seni kaltak!” başımı elleriyle bastırarak ve önünde diz çökmesini sağlayarak beni lanetledi. Önümde kocaman bir horoz duruyordu, külotunun arkasına saklanıyordu ve külotunun başının bir kısmında ıslak olduğu ve zevk suyunun akmaya başladığı belliydi. “Hadi kaltak!”dedim. Tereddütle ve korkarak külotunu soydum. Sikinin başı yumruk gibiydi, neredeyse bir çay bardağından kalın bir sik, ustura sapı gibi önümde dik duruyordu. Horozunun vücudunu nazikçe tuttum ve hafifçe okşamaya başladım, alev gibi yanıyordu. Tutmama rağmen avucuma sığmadı. Sikinin başından bir sürü zevk suyu akıyordu…

O ana kadar hayatımda gördüğüm ilk ve tek sik kocamın sikiydi ve Aydın’ınkinden yarısı kadar ve daha ince olmasına rağmen kocamın kafasını sadece birkaç kez ağzıma aldım, yaladım ve amıma soktum. Aydın’ın bu kocaman sikini nasıl yutacaktım, amım parçalara ayrılacaktı. Düşünürken dedi ki, “Ağzına al, kaltak!” Sesinden irkildim ve Aydın’ın kocaman sikini dudaklarıma getirdim. Sikini ağzıma almakta zorlandım. Çok uğraştıktan sonra kafasını ağzıma aldım ve dilimle kafasına daireler çiziyordum. Aydın zevkle inlemeye başladı, ilk defa sikinin yalandığı anlaşılıyordu. ”Hadi benim tatlı orospum, hadi evli orospum, yala, hepsini ağzına al …” diye inledi alçaktan. Küfür etmek ona farklı bir zevk verdi ve ses bile çıkaramadım. Sikini yavaşça boğazıma sokmaya başladı, boğulacakmışım gibi hissettim ama umrunda bile değildi. Elleriyle başımı bastırıyor, bütün gücüyle sikini ağzıma sokuyordu.…

Birden dudaklarımın Aydın’ın kasıklarına değdiğini, horozunun boğazıma sıkıştığını hissettim. Sikini ağzımdan çıkardığımda, bir volkan gibi ağzıma dökülmeye başladı. Çoğunu yutmuştum ve ağzım hala doluydu. Aletini ağzımdan çıkarmasına rağmen belini yüzüme ve saçlarıma fışkırtmaya devam etti. Her tarafım Aydın’ın beliyle kaplıydı ve çenemden göğüslerime, sonra da amıma doğru akmaya başladı. Kocamın beli amımdan başka bir yere akmazken Aydın’ın beli karnımdaydı. Ama kokusu beni etkileyen hoş, büzücü, hafif tuzlu bir tadı vardı. “Kaltak, sevişmek işte budur!” diyordu. Kollarımı tuttu ve beni kaldırdı ve yatağa attı. Yatakta üzerime eğildi ve diliyle yüzümden kendi bellerini yalamaya başladı. Yüzümün bellerini yalarken, parmaklarını dairesel bir şekilde amımın üzerinde gezdiriyor, göğüslerimi acımasızca sıkıyordu. Belini yalamayı bitirdikten sonra dudaklarımı yaladı. Dudaklarımı vantuz gibi emiyor, dilini ağzıma sokuyor ve diliyle dilimi yalıyordu…

Aydın’ın bana tecavüz ettiğini ve kendimi ona bıraktığını unutmuştum. Dudaklarımdan boynuma ve göğüslerime doğru koşmaya başladı, ıslak dili göbeğime tokat attı, parmakları tek tek amıma girip çıktı. Amım sulanmaya başlamıştı, amına bulanmış parmaklarını fındık büyüklüğündeki meme uçlarıma sürdü, sonra yaladı, parmaklarını tekrar amıma soktu ve amımın suyunu parmaklarından yaladı. Şimdi bundan zevk almaya başlamıştım, hoşlanmaya başlamıştım, kendi kedi suyum beni delirtiyordu. Bacaklarımı büküp kalçalarıma doğru çektim ve Aydın yastığı kalçamın altına koyunca amım kabak gibi dışarı çıktı. Amımın dış dudakları şişmişti ve pembeye dönmeye başlamıştı. Beni diliyle dövüyor ve dudaklarıyla sıkıyordu. Bu sefer parmaklarını kıçımın içine ve kıçımın etrafına sokuyordu. Bundan zevk almaya başladığımı fark etti“ “Seni kaltak, onu yan cebime koymanı istemiyorum ha? Seni öyle bir sikeceğim ki artık bana bağımlı olacaksın, benden başkasıyla sikilmek istemeyeceksin!” diyordu…

Birdenbire 69 pozisyonuna geldik. Aydın’ın kocaman yarağının başı dudaklarıma değmeye, dili de amıma girmeye başlamıştı. Amımın dudaklarını elleriyle ayırıyor ve dilini amımın içine sokuyordu. Bu arada ben 3 kez boşaldım ama Aydın ağzıma boşalmasından başka boşalmadı. 69 Pozisyonunda en az yarım saat kaldık, o kalın yarak tekrar boğazıma girip çıkıyordu. Birden benden kalktı ve bacaklarımın arasındaki yerini aldı, sikini kökünden tuttu, sopa gibi kullandı ve kıçıma vurmaya başladı. Siki bir kemiğe dönüşmüştü, amıma her dokunduğunda bir şaplak sesi çıkarıyordu. Kafasını amıma sürtmeye başladığında sikinin ateşini amımda hissetmeye başlamıştım. Başını yavaşça amımın üzerine koydu. Biraz Gidip geldikten sonra başını ve başını kıçıma soktu ama yaralandım.

Biraz çekiyormuş gibi yaptım ve o kadar yüklendim ki bağırmamam için ağzımı eliyle kapattı. Köküne kadar sıktıktan sonra bir süre bekledi, elini ağzımdan aldı. “Lütfen fazla zorlama, sanırım amım yırtıldı.” dedim. Gülerek, “Korkma, amın yırtılmadı. Şimdi amını pompalamaya başlayacağım, seni zevkin zirvesine çıkaracağım!” dedi… Şimdi am ağrım geçti, Aydın kocaman, kalın ve iri sikini ritmik bir şekilde amımın içine itiyor, tamamen çıkarıp tekrar köklüyordu. O kocaman yarak sanki karnıma dokunuyormuş gibi amımı dolduruyordu. Amım ilk kez bu kadar dolu bir yarak yemişti, kocamın sikişi bunun yanında sivrisinek ısırığı gibiydi. Aydın’ın beni sikmeye zorladığını unutmuştum, ona dedim ki, “Sok, kök, Aydın. Bu amcık artık senin, artık kimse seni beceremez, hadi kökünü kazıyın, bu amcığın tek sahibi sizsiniz!” Diyordum ki. Bu sözleri söylüyordum ve kendimi şaşırdım…